Attalos Yurdu anlamına gelen Antalya, II. Attalos tarafından kurulmuştur. Bergama Krallığı'nın sona ermesiyle (M.Ö. 133) bir süre bağımsız kalan kent, daha sonra korsanların eline geçmiştir. M.Ö. 77'de Komutan Servilius Isauricus tarafından Roma topraklarına katılmıştır. M.Ö. 67'de Pompeius'un donanmasına üs olmuştur. M.S. 130'da Hadrianus'un Attaleia'yı ziyaret etmesi şehrin gelişmesini sağlamıştır. Bizans egemenliği sırasında piskoposluk merkezi olan ismi görülen Attaleia, Türklerin eline geçtikten sonra büyük bir gelişme göstermiştir. Modern şehir antik yerleşmenin üzerine kurulduğundan, Antalya'da antik çağ kalıntılarına çok az rastlanmaktadır. Görülebilen kalıntıların ilki, eski liman olarak nitelenen liman mendireğinin bir kısmı ve limanı çevreleyen surdur. Surların park dışındaki kısmında restorasyonu yapılan Hadrian Kapısı Antalya'nın en güzel antik eserlerinden biridir. Attaleia'da, bütün antik şehirlerde tapınak, agora, tiyatro gibi yapılar olduğu biliniyorsa da bugün bunların yerini saptamak imkânsızdır Kaleiçi büyük bir bölümü yıkılmış ve yok olmuş at nalı şeklinde içten ve dıştan surlarla çevrilidir. Surlar, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı devirleri ortak eseridir. Surların 80 burcu vardır. Surların içinde kiremit çatılı 3000 kadar ev bulunmaktadır. Evlerin karakteristik yapıları Antalya'nın sadece mimari tarihi hakkında fikir vermekle kalmaz, aynı zamanda bölgedeki yaşam tarzını, gelenek ve görenekleri en iyi şekilde yansıtır.
1972 yılında Antalya iç limanı ve Kaleiçi semti, özgün dokusu nedeniyle "Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu" tarafından "SİT bölgesi" olarak koruma altına alınmıştır. Turizm Bakanlığı'na "Antalya- Kaleiçi Kompleksi" restorasyon çalışmasından dolayı, 28 Nisan 1984'de FİJET (Uluslararası Turizm Yazarları Birliği) tarafından Altın Elma Turizm Oskarı ödülü verilmiştir. Günümüzde Kaleiçi otelleri, pansiyonları, restoranları ve barları ile eğlence merkezi haline gelmiştir.
Türkiye'nin güney-batısında Akdeniz kıyısında yer alan Antalya tarih boyunca Anadolu'nun denize açılan kapılarından biri olmuştur. Antalya Kaleiçinde Attaleia Antik Kenti kuruluşundan önce Yat limanında Korykos adı ile bir korsan limanı bulunduğu antik kaynaklardan bilinmektedir. &ldquoKaya Kovuğu&rdquo anlamına da gelen Korykos, falezlerin hem doğal yapısı hem de sığınma limanı oluşu bakımından önem taşımaktadır. Liman ve gerisinde gelişen Antik Attaleia kenti M.Ö. 2 yy.'dan itibaren kesintisiz iskan görmüş ve günümüze kadar yaşayabilmiştir.
Antalya Antik Şehri, at nalı şeklindeki iki kalın duvar tarafından korunmaktadır. Bu sur şeklindeki duvarlardan biri deniz kıyısı koyundadır ve diğeri de kara tarafında bulunmaktadır. Bu duvarlara ek olarak çeşitli yerleşim birimlerini birbirinden ayıran duvarlar da vardır ve dış duvarlarda yaklaşık elli adımda bir kule bulunmaktadır. Bu duvarların yapılış tarihi antik dönemlere kadar gitmektedir. Romalılar bu Helenistik duvarların temelini atmışlar ve Selçuklularda genişletmiş ve onarmıştır. Duvarlar yapılırken üzerlerinde antik yazıtlar bulunan birçok taş blok kullanılmış ve bunlar 19. yy'a kadar çok iyi korunabilmiştir. Bugün şehir içinde duvarların ancak Hıdırlık Kulesi, Hadriyan Kapısı ve Saat kulesi gibi kalıntılarına rastlanabilmektedir. Deniz tarafından kaplanan antik şehir ve duvarlar günümüzde Kaleiçi diye adlandırılmaktadır. Caddeler ve binalar hala Antalya'nın tarihini yansıtan birçok işaretle doludur. Evlerin karakteristik yapıları Antalya'nın sadece mimari tarihi hakkında fikir vermekle kalmaz aynı zamanda bölgedeki yaşam tarzını, gelenek ve görenekleri, yaşam alışkanlıklarını en iyi şekilde yansıtır. Sur içindeki dar sokaklar limandan yukarıya duvar boyunca uzanırlar. Yivli Minare, Keyhüsrev Medresesi, Karatay Medresesi, İskele Camii, Tekeli Mahmut Paşa Camii sur içindeki önemli tarihi eserlerden sadece bazılarıdır. Yat limanı eski şehrin gün ve gece boyunca sergilediği nefes kesici manzara uluslararası ressam şair ve yazarlara ilham kaynağı olmuştur.
Antalya Kaleiçi, batıda deniz, kuzey ve doğuda ana caddeler ve bu caddelere paralel uzanan ve günümüzde de bir kısmı ayakta olan surlarla sınırlandırılmıştır. Bu belirgin sınır eşikleriyle Kaleiçi, kent merkezindeki katlı yapılaşmadan korunabilmiş, geleneksel doku, günümüze kadar korunarak özgün yaşayabilmiştir.
Kaleiçinin yerleşme dokusu, Cami Sokak ve Hıdırlık sokak boyunca uzanan orta sur duvarı ayrımı ile iki farklı şekilde oluşmuştur. Cumhuriyet Caddesi ile bu sakaklar arasındaki alan, topografyaya ve sur duvarlarına uygun olarak organik gelişmiştir. Sokaklar arasında kalan adalar düzenli biçimde değildir. Adaların büyüklüğü ve uzunluğu değişkendir. Orta Sur Duvarı ile Karaalioğlu parkına kadar uzanan ve dış surların Hıdırlık Kulesi ile sonlandığı alan ise ızgara dokuludur. Yapı adaları genellikle düzgün dikdörtgen formludur. Her iki dokuda da evler bir cepheleri ile sokağa otururken bir cepheleriyle de bahçeye açılır. Sokağa uygun olarak yapılan zemin kat planları düzenli değildir. Birinci katta çıkmalar yapılarak planları düzenlenir. Çıkmalar hem yapının plan şemasını zenginleştirir, hem de değişik çıkma biçimleri, sokaklar ve küçük meydanları biçimlendirir.
Kaleiçinde iki veya üç katlı olan evlerin bazılarında ara kat mevcuttur. Alt katlar üst katı da taşıyan taşlık ve avlunun yerleştiği servis mekânlarıdır. Günlük yaşamın geçtiği bu katta kuyu, ocak, ahır ve depo gibi kullanılan bölümler yer alır. Bu mekânları çeviren yüksek duvarlar, evin mahremiyetini de sağlar. Taşlığı birinci kata bağlayan iç merdivenler ara kata geçiş olanağı da verir. Ara katlar depo olarak kullanıldığı gibi kışlık oda olarak da kullanılabilirler. Üst katta odalar birbirine sofa ile bağlanarak sofaya açılmaktadır. Sofaya açılan odaların her biri günlük yaşamın devam edebileceği şekilde biçimlenmiştir.
Hadrian (Hadrianus) Kapısı:
Antalya'daki tarihi yapılardan en iyi korunmuşlarından birisidir. Bir Roma eseri olan yapı, İ.S.130 yılında Roma İmparatoru Hadrian adına yapılmıştır. Zamanla şehir surları kapının dış kısmını kapatmış ve kapı uzun yıllar kullanılmamıştır. Eserin günümüze değin yıkılmadan gelebilmesinin bir nedeni belki de budur. Sur kalıntılarının yıkılması ile kapı ortaya çıkarılmıştır. Pamfilya'nın en güzel kapısı olarak kabul edilmektedir. Üst kısımları kubbe şeklinde üç açıklık vardır. Sütunları hariç tamamen beyaz mermerden yapılmıştır. Oyma ve kabartma süslemeleri çok güzeldir. Kapının orijinali iki katlıdır. Kapının iki tarafında, kapı ile aynı zamanda yapılmadığı bilinen iki kule vardır. Bunlardan güneydeki Julia Sancta kulesi olarak bilinir ve bir Hadrian devri eseridir. Süslemesiz blok taşlardan yapılmıştır. Kuzeydekinin ise alt kısımları antik çağa ait olup üst kısmı Selçuklu'lar zamanından kalmadır. Kapının önünde durup birkaç saniyelik bir değerlendirme yapınız. Bir yanda modern Antalya'nın çift sıra palmiyelerle ikiye ayrılmış Atatürk Caddesi. Kapının arkasında ise eski Antalya, geçmişle günümüz arasında Pamfilya'nın en güzel kapısı. Bu kapının iki yanında ise iki ayrı çağ ve medeniyetin eseri kuleler. Çağlar ve medeniyetlerin uyum içinde birbiri ile kaynaşması. Bu durum Antalya'nın pek çok yerinde görülebilen ilginç bir özelliktir.
Hıdırlık Kulesi :
Kara surlarının en güneydeki başlangıç noktasında bulunan alt kısmı kare, üst kısmı silindir şeklinde olan bir kuledir. Antik çağdan kalma bir yapı olup, içinde kare şeklinde büyük bir kütle vardır. Kulenin yapısı son derece sağlamdır. İçyapısının özelliği nedeni ile savunma amacıyla kullanılan ya da işaret ateşi yakılan bir yer olduğu sanılmaktadır.
Kesik Minare Camii :
Yapı elemanları incelendiğinde camiinin geçmişinin İ.S. II. yüzyıla kadar uzandığı görülür. Bulgular yapının, İ.S. V. yüzyılda mevcut antik bir tapınak üzerine Bazilika olarak yapıldığını göstermektedir. II. Beyazid'in oğlu Sultan Korkud tarafından cami'ye çevrilmiş ve yapıya bir minare eklenmiştir. Minare'nin ağaç kısmı XIX. yüzyılda çıkan bir yangında yanmış ve o zamandan beri Kesik Minare adı yerleşmiştir. Halen harap bir durumda olan eser kullanılmamaktadır. Fakat ziyaretçilere aynı yapı içinde Antik Bizans ve Selçuklu yapı unsurlarını sunma yönünde eşine ender rastlanır bir kalıntı olarak hizmet vermeye devam etmektedir.
Yivli Minare Külliyesi :
Kalekapısı semtinde bulunan ve çok sayıda Selçuklu yapıtından oluşan eserler topluluğudur. Külliye'de bulunan yapılar şunlardır: Yivli Minare, Yivli Camii, Gıyaseddin Keyhüsrev Medresesi, Selçuklu Medresesi, Mevlevihane, Zincirkıran Türbesi ve Nigar Hatun Türbesi. Yivli Minare Antalya'daki ilk islam yapılarındandır. XIII. yüzyıla ait bir Selçuklu eseridir. Kaidesi kesme taştandır. Gövde kısmı tuğla ve firuze renkli çinilerden yapılmıştır. 8 yivlidir. Minare günümüzde Antalya kentinin sembolü durumuna gelmiştir. Yüksekliği 38 m. olup 90 basamaklı bir merdiven ile çıkılmaktadır. Yivli Minare Camii, Yivli Minare'nin hemen batısındadır. Anadolu çok kubbeli camii türünün en eski örneğidir. Yarım küre şeklinde 6 adet kubbe ile örtülüdür. 1372 yılında Balaban Tavşi'ye yaptırılmıştır. Yapısında diğer elemanların yanı sıra antik kalıntılardan yararlanıldığı da görülmektedir. Gıyaseddin Keyhüsrev Medresesi, Atabey Armağan tarafından 1239 tarihinde, Gıyaseddin Keyhüsrev adına yaptırılmıştır. Bu eserin kapısının karşısında bir XIII. yüzyıl yapıtı olduğu sanılan Selçuklu Medresesi kalıntıları vardır. Zincirkıran Türbesi: Yivli Minare'nin kuzeyinde ve üst bahçededir. Şekil olarak Selçuklu tarzındadır. Fakat dış yüzeyinin sade olması, pencerelerinin bulunması, içindeki mezarlığın aşağı seviyede olması özellikleri ile Osmanlı Türbeleri karakterini taşır. 1377 yılında yaptırılmış olup 3 adet mezarı korumaktadır.
Nigar Hatun Türbesi:
Yivli Camii'nin kuzeyindedir. Altıgen bir plan üzerine yapılan Türbe'nin sade bir görünümü vardır. Selçuklu tarzında olan Türbe 1502 yılından kalmadır. Zincirkıran Türbesi'nin batısında bulunan yapı Mevlevihane olup Alâeddin Keykubat tarafından 1225 yılında yaptırıldığı sanılmaktadır. Kitabesi kaybolmuştur. Onarım görmüştür. Günümüzde güzel sanatlar galerisi olarak kullanılmaktadır.
Kaleiçi Marina Tesisleri
5 Adet Et Balık Restaurantı
3 Adet Kafeterya
2 Adet Market
3 Adet Tuvalet (Ücretli)
1 Adet Otopark (Ücretli)
2 Adet ATM
Park Alanları
Amfi Tiyatro
Oyuncak Müzesi
Deniz Biyoloji Müzesi
Plaj Alanı (Mermerli Restaurant Yanı
Günlük Tekne Turları
 
HİZMETLER
ÖNBÜRO HİZMETLERİ
- Genel Bilgi
- Rezervasyon ve Fiyat Bilgisi
- Günlük ve Haftalık Hava Durumu Raporlaması
- Telsiz Haberleşme ve Dinleme
TEKNİK SERVİS HİZMETLERİ
- Atık Su Tankı
- Sintine ve Atık Yağ Toplama
GÜVENLİK HİZMETLERİ
- 7/24 Güvenlik Elemanları
- Yangın İkaz ve Söndürme Sistemleri
GENEL HİZMETLER
- 2 Adet WC (Ücretli)
- Elektrik (220V 32A, 380V 200A)
- Su
- Taksi
- Otopark (Ücretli)
LİMAN HİZMETLERİ
- Palamar Hizmeti (24 Saat)
- Dalgıç Hizmeti
- Tonozlu Bağlama Sistemi
KALEİÇİ MARİNA'YA GİRİŞ - ÇIKIŞ VE YATLİMANI İÇİNDE UYULACAK KURALLAR
- MARİNA deniz sahası içinde demir atmak, yelken açmak kesinlikle yasaktır.
- TEKNE SAHİBİ, TEKNE' si MARİNA'ya giriş veya çıkış yapmadan ve MARİNA içinde yer değiştirmeden önce MARİNA İŞLETMESİ'ne bilgi verir ve izin alır.
- MARİNA içindeki bir TEKNE'nin manevrasına yardımcı olan MARİNA İŞLETMESİ' ne ait palamar botunun manevra esnasındaki sorumluluğu TEKNE SAHİBİ'ne aittir. Manevra sırasında oluşabilecek her türlü zarar ve ziyandan TEKNE SAHİBİ sorumludur.
- Marina deniz sahası içerisinde, azami hız deniz araçları için 3 deniz mili' dir.
- MARİNA sahasında çevreyi kirletici ve / veya çevreye rahatsızlık verici nitelikte onarım, tadilat ve bakım yapılması yasaktır.
- TEKNE SAHİBİ, kendi TEKNE &lsquosi için TEKNE MÜRETTEBATI ve TEKNE MÜŞTERİSİ kapsamına giren herkesin davranış ve eylemlerinden tek başına, müşterek olarak ve müteselsilen sorumludur.
- TEKNE SAHİBİ, kendisinin, TEKNE MÜRETTEBATI' nın ve TEKNE MÜŞTERİLERİ'nin MARİNA İŞLETMESİ' ne ve personeline, MARİNA' da bulunan diğer TEKNE ve yetkililerine ve üçüncü şahıslara verecekleri her türlü zarar ve ziyanın tazmininden tek başına, müştereken ve müteselsilen sorumludur.
- MARİNA dahilindeki bakım ve onarım faaliyetleri MARİNA İŞLETME' since belirlenen mesai saatleri dışında yapılamaz.
- MARİNA sınırları içinde sintine ve pis su tankı boşaltılması, çöp ve diğer atık maddelerin MARİNA İŞLETMESİ&lsquonce tahsis edilmiş yerlerin dışına bırakılması yasaktır. MARİNA İŞLETMESİ, aksine bir davranışla karşılaşması halinde, cezai işlemler için durumu resmi makamlara iletir. Oluşan kirliliğin MARİNA İŞLETMESİ tarafından giderilmesi için çalışma yapılması halinde, bu çalışmanın tüm masrafları TEKNE SAHİBİ&lsquonden tahsil edilir. MARİNA İŞLETMESİ'nin gerekli görmesi halinde, kirliliği yaratan TEKNE'nin Bağlama Sözleşmesi tek taraflı olarak feshedilir ve TEKNE MARİNA dışına çıkartılır. Bu durumda TEKNE SAHİBİ fesih tarihinden geriye kalan sürenin bakiyesinin kendisine iade edilmeyeceğini peşinen kabul ve taahhüt eder.
- TEKNE SAHİBİ tarafından temin edilecek kablo, hortum gibi bağlantı elemanlarının gerekli normlara uygun olması, kaçağa neden olmayacak ve sızdırmaz nitelikte olması şarttır.
- TEKNE' nin karada ve denizde topraklaması TEKNE SAHİBİ'ne aittir. Elektrik voltaj düşüklüğü, voltajdaki dalgalanmalar, elektrik, data kesintisi vb. hallerden ve bu nedenle oluşacak zarar ve ziyandan MARİNA İŞLETMESİ sorumlu değildir.
- TEKNE üzerinde ve etrafında muhafaza edilecek her türlü ekipman ve malzemenin, her türlü hava, deniz koşuluna ve çalınmaya karşı muhafazası tamamen TEKNE SAHİBİ' nin sorumluluğundadır.
- TEKNE'nin yağmur ve diğer nedenlerle içine su almasına karşı yeterli ve gerekli her türlü önlem TEKNE SAHİBİ tarafından alınır. MARİNA İŞLETMESİ' nin, TEKNE SAHİBİ 'nin yazılı talebi doğrultusunda verilebilecek ücrete tabi hizmetin dışında, TEKNE' nin suyunu tahliye etme mecburiyeti yoktur. TEKNE SAHİBİ, TEKNE' sinde su tahliyesiyle ilgili sistemlerini oluştururken ve/veya bu konuda MARİNA İŞLETMESİ' nden servis talebinde bulunurken TEKNE' sinden kaynaklanacak çevre kirliliğine karşı tüm sorumlulukları üstlendiğini peşinen kabul ve taahhüt eder.
- MARİNA' da MARİNA İŞLETMESİ tarafından gösterilen yerler dışında ve özellikle iskelelerde, rıhtımlarda, otoparklarda filika, servis botu, jet-ski, römork, karavan, direk, bumba, özel eşya, malzeme, ekipman bulundurmak yasaktır. Bu nitelikteki malzemenin MARİNA İŞLETMESİ tarafından gösterilecek sahada bulundurulması MARİNA İŞLETMESİ' nin iznine ve kullanılan yer nedeniyle belirlenecek işgal ücretinin ödenmesine bağlıdır. Bu nitelikteki malzemenin kaybolmasından, çalınmasından veya hasar görmesinden MARİNA İŞLETMESİ sorumlu değildir.
- MARİNA sahası içinde her türlü ateş yakmak, her ne yöntemle olursa olsun mangal yakmak, işaret fişeği, maytap, havai fişek vb atmak kesinlikle yasaktır. MARİNA İŞLETMESİ' ne bilgi verilmeden, yazılı izin almadan ve emniyet tedbirleri onaylanmadan TEKNE' de ve MARİNA sahasında ısıl işlem uygulanamaz. MARİNA' ya sağlam ve emin şekilde kapatılmış, sızmaya karşı garantili kaplar içinde muhafaza altına alınmış olmadıkça tehlikeli, yanıcı, zehirli, zararlı maddeler, yakıtlar ve sıvılar sokulmayacaktır. Bu konudaki tüm yönetmeliklere, yasa ve kurallara sıkı sıkıya riayet edilecektir. MARİNA' ya ve denize kesinlikle kimyasal madde atılamaz. TEKNE' de yanıcı veya patlayıcı madde bulunduğu takdirde bunların cins ve miktarları ayrıca MARİNA İŞLETMESİ' ne bildirilir.
- MARİNA sahası içinde motor ve jeneratör çalıştırılması, bunların çalışma zaman ve süreleri MARİNA İŞLETMESİ'nin iznine tabidir.
- MARİNA içinde yüzmek, dalmak, olta ya da başka bir yöntemle balık avlamak, su kayağı, windsörf, jet-ski benzeri araçları kullanmak yasaktır.
- TEKNE SAHİBİ, TEKNE MÜRETTEBATI ve TEKNE MÜŞTERİSİ tarafından MARİNA'da etrafı rahatsız edebilecek şekilde ses, ışık ve görüntü kirliliği oluşturulması ve etrafı rahatsız edebilecek şekilde konuşma ve davranışlarda bulunulması yasaktır.
- TEKNE' de haşere, fare gibi zararlı varlıkların bulunması ve/veya TEKNE' den çevreye gayri sıhhi koku ve benzeri etkilerin yayılması gibi MARİNA içinde kabul edilemeyecek hususlara karşı her türlü önlem TEKNE SAHİBİ tarafından alınır. MARİNA İŞLETMESİ , gerekli görüldüğü hallerde belirlenen olumsuzluğu gidermek için her türlü masrafı TEKNE SAHİBİ'ne ait olmak üzere gerekli tedbirleri alabilir.
- TEKNE SAHİBİ, TEKNE &lsquosinde bulunan eşyaların kaybından, çalınmasından, hasara uğramasından ve kendisi, TEKNE' si, TEKNE MÜRETTEBATI ve TEKNE MÜŞTERİLERİ'nin uğrayacağı her türlü zarar, ziyan ve kazalardan sorumludur.
- TEKNE SAHİBİ, TEKNE'sini uzun bir süre için MARİNA'da bırakıp ayrılmayı planlıyorsa, MARİNA İŞLETMESİ'ne adres, telefon ve benzeri acil irtibat bilgilerini yazılı olarak vermek zorundadır. TEKNE SAHİBİ, TEKNE anahtarını, TEKNE'sine ait diğer anahtarların kaç adet ve kimlerde olduğunu da beyan ederek MARİNA İŞLETMESİ yetkililerine imza karşılığında bırakabilir. TEKNE anahtarının MARİNA İŞLETMESİ' nde bulunduğu süre içerisinde MARİNA İŞLETMESİ'nin mahkeme kararıyla tespit edilmiş kusur ve ihmali dışında oluşabilecek her türlü zarar ve ziyandan TEKNE SAHİBİ sorumludur.
- TEKNE SAHİBİ kendisinin TEKNE' de bulunmadığı zamanda TEKNE' sini kullanmak ve/veya TEKNE' sinde konaklamak amacıyla MARİNA'ya göndereceği üçüncü şahısları önceden yazılı olarak MARİNA İŞLETMESİ'ne bildirmek zorundadır.
- İçinde yetkilisi bulunmayan TEKNE' de oluşabilecek tehlikeli durumlar, MARİNA İŞLETMESİ' nin zamanında haberdar olması ve imkanları doğrultusunda iyi niyetli müdahalesiyle giderilmeye çalışılabilir. Bu halde MARİNA İŞLETMESİ' nin yaptığı çalışmaların karşılığı TEKNE SAHİBİ tarafından ödenir. TEKNE SAHİBİ, MARİNA İŞLETMESİ' nin iyi niyetli müdahalesine rağmen TEKNE' de oluşabilecek zarar ve ziyanları MARİNA İŞLETMESİ' nin müdahalesi ile ilişkilendiremez.
- TEKNE SAHİBİ yangın çıkmaması için gerekli tüm önlemleri almak, TEKNE' sinin elektrik ve yakıt sisteminin emniyet standartlarına uygun olmasını ve bakımını sağlamak ve TEKNE'sinde ilgili yasal mevzuatlarda belirtilmiş yangınla mücadele teçhizatını bulundurmak zorundadır.
- TEKNE SAHİBİ, kendisinin ve TEKNE MÜRETTEBATI' nın, MARİNA' da meydana gelebilecek yangın, fırtına vb. acil durumlarda MARİNA İŞLETMESİ'nin talimatlarına göre hareket edeceğini ve kendilerinden istenilen her çeşit yardımı yapmayı kabul ve taahhüt eder.
- MARİNA sınırlarına giren kara taşıtlarının otopark dışındaki yerlere bırakılması yasaktır. MARİNA İŞLETMESİ, bu maddeye uygun olmayacak şekilde park etmiş araçların bulundukları yerden kaldırılması için, tüm masrafları araç sahibine ait olmak üzere, gereken çalışmaları yapma hakkını mahfuz tutar.
- Teknelerin bulunduğu iskele ve rıhtım alanlarına araç girişine, TEKNE SAHİBİ' nin talebi üzerine ancak yük indirme ve boşaltma gibi çok zorunlu hallerde MARİNA İŞLETMESİ tarafından izin verilebilir.
- MARİNA &lsquoda ve TEKNE &lsquolerde evcil hayvan bulundurulması MARİNA İŞLETMESİ' nin yazılı iznine tabidir. Bu hayvanların sebep olduğu kirliliğin temizlenmesinden ve neden olacakları her türlü zarar ve ziyandan TEKNE SAHİBİ sorumludur.
VHF Kanalı | 16-73 |
Koordinatlar | 36 50´N - 30 36´E |
Telefon | 0242 248 45 30 |
Faks | 0242 248 45 30 |
Web Sitesi | |
http://www.antalya.bel.tr | |
E-Posta | |
iletisim@antalyaulasim.com.tr | |
Adres | |
Selçuk Mah., İskele Cad. 07040 Muratpaşa / Antalya |